mnekşe ile halil dizisini severmisiniz
hakkında
Menekşe ile Halil" bir aşk hikayesi….Berlin’de başlayan, İstanbul’a sürüklenen imkansız bir aşkın hikayesi. Menekşe ile Halil bu aşkın kahramanları.. Ailesinin zoruyla evlendirilen Menekşe, büyük bir çelişki yaşıyor. Aşkı yüzünden, hayatını bile tehlikeye atarak ailesinden kaçan Menekşe, Halil’i korumak adına, Halil’den de kaçıyor. Yani Aşkı için aşkından vazgeçiyor…
Ekranların yeni ikilisi, Kıvanç Tatlıtuğ ile Sedef Avcı oldu. İkili, ilk bölümü önümüzdeki cuma günü "Menekşe ile Halil" dizisinde başrolleri paylaşıyor. İkili, ilk bölümü önümüzdeki cuma günü Kanal D'de yayınlanacak "Menekşe ile Halil" dizisinde başrolleri paylaşıyor. Kıvanç Tatlıtuğ, tutkulu bir aşkın anlatıldığı diziyi "Dokunmadan da aşk yaşanır" sözleriyle özetliyor. Avcı ise ailesinin zoruyla evlendirilen bir genç kızı canlandırdığı "Menekşe ile Halil" için şunları söylüyor: "Provalarda bile kendimizi rollerimize kaptırdık. Menekşe'nin yaşadıklarını düşündükçe içim sızlıyor, kopup gidiyorum oynarken." Tom Cruise'la Berlin'de Yönetmenliğini Uluç Bayraktar'ın üstlendiği “Menekşe ile Halil” adlı dizinin çekimi için 10 kişilik oyuncu ve 14 kişilik teknik ekip Almanya'da iki hafta çalıştı. Berlin'den kaçış öyküsünün start aldığı Templhof Havaalanı’nda süren çekimlerde dünyaca ünlü star Tom Cruise da "Valkyrie" filmi için kamera karşısındaydı. Tom Cruise, Hitler'e suikast girişiminde bulunan Claus Schenk Grafvon Stauffenberg'i canlandırdığı "Valkyrie" filminin çekimleri sırasında Menekşe ile Halil'in İstanbul'a kaçış hikâyesi başladı.
Dizinin öyküsü kısaca şöyle: Almanya'da tutucu bir ailenin kızı olarak dünyaya gelen Menekşe, istemediği bir adamla evlendirilmek zorunda kalınca sevdiği adam olan Halil'e kaçıp, ona sığınır. O andan itibaren de büyük kaçış başlar...
KIVANÇ TATLITUĞ
Bende yanlış olmaz, geleneklerine bağlı bir adamım
Öncelikle canlandırdığınız Halil karakterini bize biraz anlatır mısınız?
Halil, Bosna'lı bir çocuk. Biz de Bosnalıyız köken olarak. Köklü bir aileye sahip olan Halil, bir takım karışıklıklar yüzünden rotasını Almanya'ya çeviriyor. Almanya'da karın tokluğuna çalışmak zorunda kalıyor. Bir gün şans eseri bir yerde Menekşe ile tanışıyor ve büyük bir aşka yelken açıyor... Senaryoyu ilk okuduğum andan itibaren tüylerim diken diken oldu. Böyle bir aşkın içinde bulunmak ve böyle bir aşığı canlandırmak benim için çok mutluluk verici.
İkisi için de hayat o kadar kolay olmayacak sanırım. Türkiye'ye kaçıyorsunuz Almanya'dan değil mi?
Evet, aralarındaki aşk o kadar güzel, o kadar dokunulmaz ki sonuçta o aşkın içine nifak tohumları ekilecek, kara kediler girecek.
Evlilik sonrası kaçırıyorsunuz sanırım Menekşe'yi. Oynarken nasıl bir hisse kapıldığınız sevdiğiniz kız evlenince?
Allah kimsenin başına böyle bir dert vermesin. Oynarken bile kötü hissetim kendimi. Allah korusun! Ben hiç böyle bir şey yaşamadım ama bu durum karşısında bir insanın kendini kolay kolay toparlayamayacağını düşünüyorum. O an neyin ne olacağı belli değil. Çekip vurur musun, kaçar mısın, ağlar mısın, belli değil? Gerçekten çok sağlam bir aşk öyküsünü anlatıyoruz.
"Gümüş" dizisi sonrası oyunculukta rahatladığınızı düşünüyor musunuz?
Aradan üç sezon, 100 bölüm geçti. Dile kolay, gerçekten uzun soluklu bir dizi çektik. "Gümüş"le oyunculuk anlamında büyük tecrübe kazandığımı düşünüyorum...
Peki, "Menekşe ile Halil" dizisinde sizi çeken neydi?
Hikayenin bir roman gibi akıp gitmesi... Çok değerli oyuncularla çalışıyorum, partnerim Sedef Avcı, ninemiz Yıldız Kültür, Menekşe'nin annesini Nergis Çorakçı, Menekşe'nin belalı ağabeyleri; Fırat Tanış ve Caner Candarlı... Hepsi başarılı oyuncular.
Azra Akın ile birlikteliğiniz bittikten sonra aşk ile ilgili neler düşünüyorsun?
Evet, uzun zaman oldu biz ayrılalı. Şu anda hayatımda kimse yok. İşlerime yoğunlaştım, aileme daha çok zaman ayırmaya çalışıyorum. Sosyal hayata vakit ayıramıyorum, çünkü çok çalışıyorum. Günümüz aşklarına baktığım zaman kolayca bittiklerini görüyorum. Birbirlerine delice bağlı olan insanlar küçük bir sorundan dolayı ayrılıp kolayca yeni aşklara, yeni maceralara atılıyorlar. Benim "Menekşe ile Halil"de dikkatimi çeken şey şu oldu; o kadar büyük bir aşk yaşıyorlar ki birbirlerine dokunamıyorlar bile. Yaşamasam bile onu hissetmeye çalışmak ve canlandırmak büyük bir hazdı benim için.
Peki ya gerçek yaşam... Tenler birbirine değmeden de aşk yaşanır mı?
Önemli olan dokunmadan da aşkı yaşamak ve büyütmek. Bence tensel dokunma olmadan aşk yaşanır. Ama günümüzde böyle aşklar çok nadir yaşanır.
"Gümüş" dizisinde rol arkadaşınız Songül Öden'in evli olması ve bir partiye sizinle kol kola gelmesi basında büyük yankı bulmuştu. "Menekşe ile Halil"deki rol arkadaşınız Sedef Avcı da evli. İster istemez size dair yine dedikodular çıkacak...
Bizler profesyonel insanlarız. Rol arkadaşınız ister evli, ister bekâr, isterse beş çocuğu olsun siz bir oyuncusunuz... Bizlerin burada bulunmasının tek sebebi rolümüzü icra etmek, işimizi yapmak. Türk örf ve adetlerine göre yetişmiş, geçmişine bağlı bir adamım. Bu işi seviyorum ve yapıyorum, başka da bir şeyle uğraşmıyorum. Kendimden son derece eminim ve ne yaptığımı bilen bir adamım. Bu dizide de böyle bir sıkıntı olacağını düşünmüyorum. Sedef'le iki sevgiliyi oynuyoruz, insanların bizi birbirimize yakıştırması gayet normal ki, biz de rolümüz için kendimizi birbirimize yakıştırmaya çalışıyoruz.
SEDEF AVCI
Kocası da dizideki sevgilisi de Kıvanç
Mutsuz bir gelin görüyorum karşımda... Rolünüze nasıl hazırlandınız?
Evet, ailemle beni zorla Almanya'da evlendiriyor. Sonra da Menekşe kaçıyor. Gerçek hayatta da gelinlik giydim. Allah kimsenin başına zorla evlilik vermesin... Kıvanç'la dizi başlamadan 15 gün önce çalışmaya başladık. Provalarda üzülüyor, kendimizi rollerimize kaptırıyorduk. Menekşe'nin yaşadıklarını düşündükçe içim sızlıyor, kopup gidiyorum oynarken.
"Sacayağı" adlı sinema projesinden bu diziye geçiş yaptınız. Bu yıl sizin için bayağı hareketli olacağa benziyor.
Evet, film yeni bitti ve hiç dinlenmeden bu diziye başladım. Aralık gibi film vizyona girecek.
Eşinin adı Kıvanç Kasabalı, partnerin de Kıvanç Tatlıtuğ, dizide de gerçekte de yakışıklı Kıvanç'larla bir aradasınız. Eşiniz kıskanıyor mu sizi?
Yoo, zaten Kıvanç'la eskiden beri arkadaşım... Evet, eşimin de rol arkadaşımın da adı Kıvanç, güzel bir tesadüf. Kıvanç'ın yani eşimin kıskançlığı olmadığı için ve birbirimizi tanıdığımız için kıskançlık sorunu yaşanmayacak. Eşim de zaten en son "Yaprak Dökümü" dizisinde rol aldı.
Gelinliğinin üzerindeki bekaretin sembolü olan kırmızı kurdele için ne diyeceksiniz?
Rol gereği bile olsa bu kurdeleyi takarken sinirim bozuluyor, bu durum bana çok aşağılayıcı geliyor. Araştırdık Almanya'da hâlâ bu gelenek devam ediyormuş. Hatta gerdek sonrası bohçalar veriliyormuş ailelere. Kırmızı kurdeleyi düşündükçe nevrim dönüyor. Bizim dizide anlatmak istediğimiz de bu tür yanlış düşüncelerin ortadan kalkması. Bu gelenek artık köylerde uygulanıyor ama Almanya'da bazı aileler sanki köylerindeymiş gibi yaşamıyor, bu çok sinir bozucu bir durum. İşte Menekşe'nin de böyle bir ailesi var, babası ona şiddet uyguluyor. Menekşe'yi ağabeyleri işe götürüp getiriyor. Menekşe'nin evlenmek istemediğini söylemesi bile ailesi için büyük bir olay.